1 Aralık 2017 Cuma

1) Didem Madak - Ah'lar Ağacı

Merhabalar,
Blogumun ilk yazısında, isim ilhamım Didem Madak'tan bahsetmek istiyorum. Kendisi benim en sevdiğim şair olur. Didem Madak ne yazık ki yalnızca 3 şiir kitabı sığdırabilmiş kısa ömrüne. Keşke daha çok yazabilseydi de biz de doya doya okusaydık..
Kitaplar:
-Grapon Kağıtları
-Ah'lar Ağacı
-Pulbiber Mahellesi

 Ben ilk iki kitabını daha çok seviyorum, son kitabında anlatımını biraz daha kapalı bulduğum için.Ama tabi ki hepsi muhteşem ,ruha dokunan şiirler. Didem Madak' ın ruhunu gözler önüne sermesine , şiiriyle arasına bariyer koymamasına bayılıyorum. Hepimizin hissettiği duyguları,hayatı öyle güzel anlatıyor ki, masal anlatır gibi. Hayatının izlerini şiirlerinde açıkça görebiliyoruz, kendini saklama ihtiyacı hissetmiyor. Şiirleri bana kolayca yazılmış, kendiliğinden dudaklarından dökülüvermiş gibi geliyor. İnsan onu okurken hiçbir zorlama hissetmiyor, hiçbir kelime fazla gibi gelmiyor. 
Her şiirinde beni vuran birkaç dize buluyorum mutlaka ve onları tekrar tekrar okuyorum. Bazen mutsuz olduğum anlarda Didem Madak okumak geliyor içimden, dertleşiyor gibi hissediyorum.  
Ben özellikle onun şiirlerini seslendirenleri internetten açıp  aynı zamanda okumaya bayılıyorum . İnternetten birçok şiirini seslendiren güzel sesli insanları bulabilirsiniz. Ben en çok sevdiklerimi aşağıya ekleyeceğim.
Aşağıda bu özel şairin Ah'lar Ağacı kitabından alıntılar bulabilirsiniz. Kendimi tutamayıp kitabın tamamını yazmış olabilirim :)


"Güzin Ablası kitaplar olan bir kızdım,
  İçim sıkılmasa o kadar
  Tek bir satır bile okumazdım."

"Bıçağın ucundaydı insanların hafızası
 'İnsan unutandır
 ve unutulmaya mahkum olandır.'
 Tanrı şöyle derdi o zaman:
 Ah!"


"Ahlat ahların ağacıydı,
 Yaşlanmaya başlayanların,
 İtiraf edilmemiş aşkların,
 Evde kalmış kızların,
 Ahlat ahların ağacıydı,
 Cezayir nasıl cezaların ülkesiyse, 
 Öyleydi işte."


"Ahlar ağacıyım gibisi fazla."

"Vasiyetimdir:
 Dalgınlığınıza gelmek istiyorum 
 Ve kaybolmak o dalgınlıkta."

"Allah'la samimi oldum geçen üç yılda
 Havı dökülmüş yerlerine yüzümün
 Büyük bir aşk yamadım
 Hayır
 Yüzüme nur inmedi, yüzüm nura indi bayım 
 Gözyaşlarım bitse tesbih tanelerim vardı
 Tesbih tanelerim bitse gözyaşlarım...
 Saydım, insanın doksan dokuz tane yalnızlığı vardı.
 Aşk diyorsunuz ya 
 Ben istemenin Allahını bilirim bayım!"


"Yokuş aşağı şarkımı söylerdim , sarhoş 
 'Kanatlarım  vardır benim uçarım'
 Koşup kaşe kabanından yakalardın uyduruk şarkılarımı
 Ne çok ısıttın beni, 
 Ne çok ısıttım seni"



"Kalbimi kalın bir kitabın arasında kuruttum
 Onu orada 
 Beş parmaklı bir çınar yaprağı gibi unuttum.
 Kalbim!
 Şiirimin Hacer'ül esved taşı
 Hadi ama baylar,
 Bakın kaldıramıyorum,
 Yardım edin de şunu yerine koyalım."


"Bir beyaz balinanın karnında uyumak istiyorum artık.
 Camdan pabuçlarım kırık
 Prens de bulamaz beni artık.
 Hayata söyleyin bundan sonra gitsin 
 Anlamını masallarda arasın
 Hay!
 Ben sizin ruhunuza çiçek aşısı yapayım 
 da çiçekler açsın ruhunuz."


 "Ömrüm geçti bir çiçeğe benzemekle
  Hangi hayat süslendi senin için bu kadar."

 "Toprağın seviyesine ineceğim 
   Anlamalı beni mezarım da 
   Bir uyağa takıldım düşmeye razıyım
   Artık beni anla"

  "Kalabalık avlular, yüksek duvarlar
   Başımız döndüydü hatırla  
   Sürmeleri ne karaydı kadınların
   Herkesi bir yere sürer ya dünya
   Gözlerine sürülmüştü orada kadınlar."
   

BİR SONRAKİ YAZIMDA GÖRÜŞMEK ÜZERE, HOŞÇA KALIN :)


   















2 yorum:

  1. Hoş geldiin, blogunun adını çok sevdim çünkü ben de Didem Madak'ın Ahlar Ağacı şiirine bayılırım :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoş buldum :) Yorumun için teşekkür ederim . Her şiiri birbirinden güzel gerçekten . Didem Madak seven insanları görünce çok mutlu oluyorum , sevdiğin bir şeyi paylaşmanın mutluluğu çok ayrı bir şeymiş <3

      Sil